13 Mart 2020 Cuma

Lugatı İftariye

    Değer, his, aitlik, bulunmak, bulmak, eksik, doldurma, sıcaklık, kaygı, güven... Bazen kelimeleri söylerken birer saniye arayla duraksayarak söyleriz, bu kelimeler geçer benim dilimde. Nefesim yorulur belki, bu yüzden naifçe titretirim küçük dilimi. Zarar görmesini istemem, susuyorum şuan, topluyorum nefesimi, ısındırıyorum çenemi, dudaklarımı, zihnimi...
   Kurumuş etim, uzak düşmüş tenden. Soğukluğu yadırgamış içim, bu nedenle büzülmüş bedenim. ''Ne kalendar herifmiş'' dedirtmiş kimselere. Sesim kısık çıkar ağzımdan lugatı iftariye. Tekrardan düşündüğüm de, hepsi birer mahal niteliğinde.